Latest - Page 53

Ayak bakımı nasıl yapılır? Ayak bakım ürünleri nelerdir?

1150 views
2 mins read

Ayaklarımız günlük yaşamda üzerine çok fazla yüklendiğimiz buna rağmen bakımını genellikle ihmal ettiğimiz çilekeş organlarımız…

Günlük hayatta maalesef ayaklarımıza yeteri kadar önem vermiyoruz. Bu içeriğimizde ayak bakım ürünleri hakkında kısa bir bilgilendirme yapacağız.

Ayak Peelingi

Ayakta oluşan sert veya ölü deriyi yumuşatarak yok eder. Naturel(doğal)sünger taşı tanecikleri formülü ile ayak tabanında ve topukta oluşan sert cildin yok olmasını sağlar.

Ayak Deodorantları

Ayağı rahatlatan, hoşa gitmeyen kokuları uzaklaştıran ürünlerdir. Ayak deodorantları ayaktaki ter kokularını giderir. Genellikle sprey şeklinde hazırlanır. Bu ürünler günde 2–3 kez kullanılır.

Ayak Pudraları

Ayağın nemini alan, bakterilere karşı etkili, enfeksiyon önletici preparatlardır. Kayganlık verici olarak talk, absorban olarak nişasta, antiseptik etkisi ile borik asit, ayrıca formaldehitrat bileşiği kullanılmaktadır. Fazla terleme durunmunda ise ayak deodoran maddeleri de kullanılabilinir. Mentol ilavesi koku giderir.

Ayak Banyosu Preparatları

Ayakta değişik nedenlerle bazı dolaşım bozuklukları çıkabilir. Ayakların sıcak su içinde banyo edilmesi kan dolaşımını artırır, ter salgısını önler ve bakteriyel enfeksiyonunu azaltabilir. Ayrıca ayakta oluşan nasır ve sert tabaka yumuşar. Banyo prerapatlarına alkali tuzlar ve oksijen veren bileşikler, bromür, iyot, ve klorürler girmektedir. Formaldehidin % 4’lük çözeltisi hâlinde kullanılınca fazla terlemeyi engeller.

Ayak Kremleri

Ayağı yumuşatıp ter kokusunu giderici olarak yumuşatıcı kremlerden yararlanılabilir. Yağlı madde miktarı az olan krem de kullanımaktadır. Kâfur, metil, salisilat, mentol serinletici etkisi vardır.

Nasır Preparatları

Nasırlar için kullanılan preparatlarda, kollodyon, salisilik asit, laktik asit, triklorasetik asit, glasiyal asit ve hint yağı gibi maddeler yer alır.

Nasır Likidi

Nasır tedavisinde kullanılır. Nasır düşünceye kadar her akşam uygulanır. Kullanmadan önce şişe iyice çalkalanmalıdır. Nasır sıvısı, nasırlı bölge dışındaki bölgelere
değdirilmemelidir.

Nasır Pomadı

Hiperkeratozun yüzeysel tedavisinde etkendir. Günde bir ile iki kez hastalıklı bölgeye sürülerek yedirilir. Ayrıca nasırın tedavisinde vazelin ve salisilik asit pomadı
hazırlanmaktadır.

Koku Giderici Sprey

Ayaklarda sıcaktan ve dış etkenlerden dolayı oluşan kokuları önlemeye yardımcı olan sprey kuru ayak üzerine sıkılarak uygulanır. Ayakkabının içine sıkılan özel spreyler de vardır. Ayak deodrantlarının antiseptik özelliği enfeksiyonları önler ve deodorant etkisinin de uzun sürmesini sağlar.

Rafine şekersiz puding nasıl yapılır? Şekersiz puding tarifi!

1258 views
1 min read

Tatlılar en büyük zaaflarımızdan biri. Ne onlarla oluyor ne de onlarsız. Ama biliyoruz ki rafine şeker felaket ötesi zararlı bir şey. Yememek lazım uzak durmak lazım. Cilde zararlı kalbe zararlı karaciğere zararlı… Kilo aldırıyor moralimizi bozuyor. E yerken de çok güzel mutlu ediyor. Resmen korkunç bir kısır döngüye hapsediyor şeker bizi. O zaman elveda deme zamanı geldi. Şekersiz bir hayata doğru adım adım!

Şekerli tariflere şekersiz alternatifler üretirken en büyük yoldaşımız ya bal oluyor ya pekmez. Bu da öyle bir tarif işte. Böylece evde yenmeyen kalan şekerlenmiş ballarınızı da değerlendirebilirsiniz. İşte tarif:

1,5 su bardağı süt (vanilyalı süt tercih edebilirsiniz)

1,5 yemek kaşığı un

2 yemek kaşığı kakao

1,5 veya 2 yemek kaşığı bal (alternatif olarak pekmez, keçiboynuzu özü, hurma özü kullanabilirsiniz)

Bal hariç tüm malzemeleri bir tencerede karıştırın

Ocağın üzerinde kısık ateşte kaynayıp kıvam alana kadar karıştırın.

İlk sıcağı çıktıktan sonra balı ekleyin

Üzerine hindistan cevizi serpebilirsiniz.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price’den Rusya, Ukrayna ve Türkiye Açıklaması

/
886 views
1 min read
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price'den Rusya, Ukrayna ve Türkiye Açıklaması

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price’ın bugün basına yaptığı konuşmada Rusya ve Ukrayna gerilimi özelinde bir NATO müttefiki olan Türkiye’ye ilişkin bilgilendirmelerde bulundu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price yaptığı açıklamada Türkiye’nin önemli bir NATO müttefiki olduğunu ve Türkiye ile beraber Rusya ve Ukrayna krizinde temaslarda bulunduklarını ifade etti.

SORU: Conor’un sorusu bana Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yarın Ukrayna’ya gideceğini hatırlattı. Bunu faydalı buluyor musunuz? Bir çok Avrupalı ​​liderle Ukrayna konusunda görüştüğünüzü anlıyorum ama bu krize aracılık etmeyi teklif eden Türkiye ile aynı yoğunlukta bir trafik yok. Rusya ile karmaşık bir ilişkileri var ama aynı zamanda Ukrayna’ya insansız hava araçları satıyorlar. Bu geziyi faydalı buluyor musunuz ve nasıl bir rol oynamalılar? Onlar bir NATO Müttefiki ama ABD ile de karmaşık bir ilişkileri var.

MR PRICE: Türkiye önemli bir NATO Müttefikidir. Bu gezinin amaçlarını konuşmayı Türk müttefiklerimize bırakacağım.

SORU: Geziyi yararlı buluyor musunuz?

BAY PRICE: Bir NATO Müttefikinin veya dünyanın herhangi bir ülkesinin Ukrayna ile dayanışmalarını gösterme çabalarını kesinlikle destekliyoruz.

SORU: Ukrayna konusunda Türklerle daha fazla iletişim kurmamanızın sebebi nedir?

BAY PRICE: Türkiye, değerli bir NATO Müttefikidir; Türkiye, NATO İttifakının bir üyesidir; Türkiye bu konuda NATO’dan gelen çok güçlü açıklamalara adımını atmıştır.

Peeling nedir? Peeling ne işe yarar? Peeling nasıl yapılır?

1085 views
1 min read

Peelingler, cildin en üst tabakasında bulunan, ölü hücrelerden oluşan tabakayı uzaklaştıran, cildi arındıran kozmetik ürünlerdir.

Cildimizin en üst tabakası ölü hücrelerle kaplıdır. Bu hücreler 25 yaşına kadar ciltten kolay bir şekilde atılabilirken sonraki yaşlarda hücrelerin işlevi yavaşlar ve ciltten atılması zorlaşır. Zamanla ciltte biriken ölü hücreler kir ve yağ ile birleşerek cilt yüzeyinde cildin nefes almasını engelleyen ve cilde zarar veren tabakalar oluşur. Ciltte siyah noktalar ve sivilceler artar. Peeling yöntemi ise bu tabakayı ciltten uzaklaştırır ve cildin daha temiz, parlak görünmesini sağlar.

Peeling uygulamasını keseleme yöntemine benzetebiliriz. Peeling de tıpkı keseleme uygulaması gibi ölü deriyi uzaklaştırır, deri altındaki sinirleri uyararak kan dolaşımını hızlandırır ve cildin daha temiz görünmesini sağlar.

Peeling çeşitleri:

Peelingler su içermeyen ve su içeren ürünler şeklinde iki grupta incelenir. Su içermeyen ürünler genellikle vücut, el ve ayaklar için uygulanmaktadır. Su içeren ürünler ise çamur, jel ve krem benzeri ürünlerdir. Suda çözünmezler. Su içeren peelingler genellikle yüz bölgesinde kullanılırlar.

Krem Peelingler:

Krem peelinglerin yapısında granüller bulunur ve bu sayede ölü hücreleri daha iyi çıkarırlar. Krem peelingler akneli ve hassas ciltlere uygulanmamalıdırlar. Çünkü granüller aknelerin içerisinde bakteri yayılmasına neden olabilir ve hassas ciltlerin hassasiyetini artırabilir.

Uygulanışı:

Peelingler muhakkak temizlenmiş cilde uygulanmalılar. Elimize yeterli miktarda peeling kremi alalım ve elimize yedirelim. ardından kas yönünde dairesel hareketler ile yüz ve boyun bölgesine masaj yaparak dağıtalım. Masaj esnasında eller zaman zaman suya batırılarak kremin kayganlaşması sağlanabilir. En sonunda ise ıslak sünger veya pamuk yardımıyla peelingi ciltten uzaklaştıralım.

Göz çevresine kesinlikle peeling uygulanmamalıdır ve işlem sonunde peeling iyice temizlenmelidir.

Enzim Peelingler

Enzim peelingler, problemli ve hassas cilt tipleri için uygundur. Her cilt tipinde kullanılabilir.

Uygulanışı:

Bir maske kabına konarak ılık su ile karıştırılır. Yüz, boyun bölgesine fırça ile uygulanır. Buhar veya nemli sıcak kompres eşliğinde 10 15 dk beklenir. İşlem sonunda cilt temizlenir. Göz çevresi ve dudak bölgesine uygulanmamalıdır.

Gomaj Peeling

Ciltten ovalama yoluyla çıkarılan peelinglerdir. Çok hassas ve akneli cilt dışında cilt tipleri için uygundur.

Uygulanışı:

Cilt temizlendikten sonra ince bir tabaka halinde sürülür ve kuruması için beklenir. Kuruduktan sonra ovalanarak çıkarılır.

Serum ampül ve kapsüller cilde nasıl uygulanır?

1068 views
2 mins read

Serum, ampül ve kapsuller farklı aktif içeriklerin cilt tarafından emiliminin en yüksek düzeyde gerçekleştirilmesi için hazırlanmış çoğunlukla sıvı kıvamda ya da hafif yağ kıvamında konsantre şeklinde hazırlanmış ürünlerdir. Bu ürünlerin kullanım amaçları ve kullanım şekilleri aynıdır. Farklılıkları ise hazırlandıkları serum, ampul ya da kapsül formundan kaynaklanır. Aşağıdaki resimlerde serum, ampul ve kapsül formları gösterilmiştir.

Serum, ampul ve kapsüller nemsizlik, yağlılık, yorgunluk, beslenme, kırışıklık vb. durumlarda ortaya çıkan cilt gereksinimlerini çok kısa sürede destekleyip giderir. Yapılarındaki aktif içerik, bu saydığımız sorunlara göre değişiklik gösterir ve ürün seçimi cildin ihtiyacı doğrultusunda yapılır. İnceltilmiş sıvı yapılarından dolayı da ciltten çok hızlı biçimde emilir ve etkilerini çok kısa sürede gösterir.

Kozmetik firmalarının ürün yelpazelerinde yer alan çok çeşitli ve farklı içeriklerde serum, ampul ve kapsüller bulunmaktadır. Bunların en çok bilinen ve karşılaşılan türleri şu şekilde sıralanabilir:

Kolajen, lipozom, enzim Q10 gibi aktifler içerenler
Cilde nem desteği sağlayanlar
Cildin yağ dengesini ayarlayanlar
Vitamin içerenler
Yosun özleri içerenler
Cilt hassasiyetini giderenler
Ciltte ani canlanmayı ve yenilenmeyi sağlayanlar
Cilt elastikiyetini ve sıkılığını sağlayanlar
Cilt kırışıklıklarını onaranlar

Bu saydığımız ürün içeriklerinden cildin ihtiyacına en uygun olanlar seçilerek kullanılır. Kullanımda dikkat edilecek bir husus vardır ki o da ürünlerin açılır açılmaz cilde hemen uygulanmasıdır. Çünkü yapılarında bulunan aktif maddeler hava ile temas ettiği andan itibaren etkisini yitirmeye başlar. Kullanım sıklığı ise yine ürün içeriklerine ve üretici firmanın önerilerine göre değişiklik gösterir. Her gün, haftada 1–2 kez ya da ayda 1 kez kullanılabilir

Nasıl uygulanır?

Serumlar

Serumlar, genellikle pompalı ya da damlalıklı ambalajlarla kullanıma sunulmuşlardır. Bu ambalaj, ürünün yeteri miktarda alınmasını kolaylaştırır. Şişe hava almadığı için ürün özelliğini bozmadan uzun süre kullanılabilir. Pompalı şişeden ya da damlalık yardımıyla ele alınan yeterli miktardaki serum hafif tampon hareketleriyle cilde yedirilir. Damlalık kullanıldığında ürün doğrudan cilt üzerine de damlatılabilir.

Ampüller

İnce bir cam şişe şeklinde hazırlanmış olan ampuller, şişenin boğum yerinden kırılarak kullanılır. Cam kesiklerini engellemek için ampul, havlu ya da bezle tutularak kırma işlemi yapılır. Cam kırıklarının ürünün içine germesi engellenmelidir. Aksi takdirde ciltte kesikler oluşturulabilir. Ampuller genellikle her biri bir seferde yüz ve dekolteye uygulanacak miktarda hazırlanmıştır. Ampul kırıldığı anda hemen uygulanmalıdır. Aşamalı uygulanması gereken ampuller söz konusu ise ürün aktivitesinin kaybolmaması için içerik bir enjektöre çekilir. Kırılan ampuller saklanmamalı hemen kullanılmalıdır. Uygulama tekniği serumlarla aynıdır.

Kapsüller

Kapsüller ise aktif içeriğin az miktarlarda ambalajlandığı ürünlerdir. Minik kapsüller de bir kavanoza konularak kullanıma sunulmuştur. Her bir kapsül incelen bölümden başı koparılarak açılır ve tek seferde kullanılıp bitirilir. Açılan kapsüller sonra kullanılmak üzere saklanmamalıdır. Uygulama tekniği serum ve ampullerle aynıdır.

Göz çevresi bakım ürünleri nelerdir? Göz çevresi bakımı nasıl yapılır?

845 views
4 mins read

Göz çevresi, cildimizin en ince ve hassas bölgesidir. Bu bölgeye uygulanacak işlemler ve kullanılacak malzemeler hususunda özen gösterilmesi gerekmektedir.

Göz çevresindeki deri, ince ve hassas bir yapıya sahiptir. Ayrıca günlük hayatta gözlerimizi kullanarak çok fazla mimik de yapmaktayız. Bu etkenler ise bu bölgenin çabuk kırışmasına, kaz ayağı denilen yatay çizgilerin oluşmasına neden olur. Oluşan çizgiler, ilerleyen yaşla birlikte daha da belirir ve derinleşir. Göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtileri yalnızca çizgi ve kırışıklıklar değildir. Göz çevresindeki ve göz kapaklarındaki derinin elastikiyetini yitirerek sarkması, göz altlarında torbalanmalar ve morluk gibi renk değişikliklerinin oluşması da gözlemlenebilir.

Göz ürünleri, göz çevresinin nemlenmesini ve bakımını sağlayarak buraya vitamin ve mineral desteği verir. Böylelikle oluşan kırışıklıkların, sarkmaların onarımına yardımcı olur. Ancak bu konuda önemli bir nokta, tıpkı gece kremlerinde olduğu gibi göz kremlerinde de uygun yaşta kullanıma başlanmasıdır. Gece kremleri gibi göz kremlerinin de göz çevresinde problem olsun olmasın ortalama olarak 25 yaşından itibaren kullanılması önerilmektedir. Önerilen dönemlerde başlanan ürün kullanımı, ciltteki yaşlanmanın geciktirilmesini sağlar. Kırışıklık ve sarkma oluştuktan sonra ürün kullanımına başlanması bu oluşumları tam anlamıyla geri çeviremez ya da düzeltemez. Sadece yenilerinin oluşumunu engeller ya da geciktirir.

Göz ürünlerinin göz çevresindeki etkileri şu şekilde sıralanabilir:

Göz çevresine nem desteği sağlar.
Göz çevresindeki derinin kırışmasını engeller ya da geciktirir.
Göz kapağındaki sarkmaları engeller ya da geciktirir.
Göz çevresindeki renk değişikliklerini giderir.
Göz çevresinin beslenmesini sağlar.
Göz çevresindeki derinin yenilenmesini hızlandırır.

Göz Çevresi Kremleri

Göz çevresini serbest radikallerin etkisine ve ışığa bağlı yaşlanmaya karşı koruyan, yoğun bir krem formunda hazırlanmış ürünlerdir. İnce kırışıklık ve çizgilerin giderilmesini, göz çevresinin yumuşatılmasını, canlanmasını, yenilenmesini ve dinlenmesini sağlar. Yoğun yapısına karşın deri tarafından kolayca emilecek içeriğe sahiptir.

Kimler göz çevresi kremi kullanmalı?

Kremler daha yaşlı ya da göz çevresindeki deformasyonun fazla olduğu kişilere önerilen ürünlerdir. 25 yaşında göz ürünü kullanmaya başlamış bir kişinin 40’lı yaşlara geldiğinde krem şeklinde olanlara geçmesi önerilir.

Uygulama Yöntemi

Göz kremleri sabah ve akşam cilt temizliğinden sonra uygulanır. Yüzük parmağına alınan mercimek büyüklüğündeki göz kreminin birazı diğer yüzük parmağına paylaştırılır. Gözün dış kısmından başlayarak gözaltına doğru hafif vuruşlarla dairesel ve 8 çizerek uygulanan hareketlerle yedirilir.

Göz Çevresi Jelleri

Yoğun nemlendirme etkisi olan hafif bir jel kıvamında olan ürünlerdir. Bu kıvam sayesinde yapısında bulunan vitaminler ve aktif maddeler deri altına kolaylıkla nüfuz eder. Göz çevresini serinleten, rahatlatan, yumuşatan, ince kırışıklıkları gideren, erken yaşlanmayı engelleyen özelliktedir. Göz jellerinin daha çok genç ya da ya da deformasyonun az olduğu ciltlerde kullanılması önerilir. İlk kez göz ürünü kullanılacaksa göz jellerinden başlanması uygundur. Uygulanışı göz kremleriyle aynıdır. Maske olarak kullanılma özellikleri yoktur.

Göz Çevresi Ampulleri

Konsantre şeklinde hazırlanmış, yoğun aktif maddeler içeren ampullerdir. Serinletici etkiyle göz çevresine yoğun bakım sağlar. Göz çevresindeki çizgileri giderici, kırışıklıkları azaltıcı, morlukları hafifletici ve görünümünü gençleştirici özellikleri vardır.

Uygulama Yöntemi

Cilt temizlendikten sonra sabah ve akşam her göze birer damla uygulanır. Ele damlatılan bir damla konsantre karışım parmak uçlarıyla ve yumuşak masaj hareketleriyle
gözün dış kısmından başlayarak göz kapağına ve gözaltına yedirilir. Özellikle lens kullanan kişilerin rahatlıkla uygulayabileceği ürünlerdir.

Göz Çevresi Pedleri

Göz çevresine yoğun nem desteği sağlayan tek kullanımlık pedlerdir. Maske amaçlı kullanımları da söz konusudur. Göz çevresinde uygulandıktan sonra gözle görülür bir
gençleşme ve tazelenme sağlarlar. İnce kırışıklıkları, çizgileri ve koyulaşmaları hafifletir. Kan dolaşımını hızlandırıcı özellikleri vardır. Bu sayede cildin canlanmasını ve beslenmesini sağlarlar. Özellikle özel bir güne hazırlanırken ani bir canlanma ve yenilenme isteniyorsa göz pedleri kullanılması uygundur.

Uygulama Yöntemi

Cilt temizlendikten sonra göz çevresinin tamamen kuruması beklenir. Ürün paketinden çıkarılır. Şeffaf ambalaj üzerine yapıştırılmış pedlerin parlak kısmı göz çevresine yapıştırılır. 10-15 dakika beklenir. Bekleme süresi sonunda pedler hafif bir hareketle çıkarılır ve bir daha kullanılmaz. Uygulama sonrası krem, jel ya da ampul şeklindeki göz ürünü uygulanabilir.

Göz Çevresi Maskeleri

Göz çevresi maskeleri, göz çevresinin kısa bir sürede canlanmasını ve iyi görünmesini sağlayan bakım kozmetikleridir. Özel bir gün için hazırlanırken, gözlerin çok yorgun olduğu durumlarda kısa sürede hızlı bir etki sağlanmak istendiğinde tercih edilir.

Gece kremi nedir? Gece kremleri ne işe yarar? Gece kremleri nasıl uygulanır?

902 views
3 mins read

Cildin kendini yenilemesini ve bakımını sağlamak amacıyla gece yatmadan önce kullanılan cilt bakımı kozmetikleridir.

Cilt, gündüz saatlerinde sürekli olarak çevresindeki olumsuz dış etkenlerle karşı karşıya kalır. Toz, güneş, iş hayatındaki stres ve günlük koşuşturmanın yarattığı gerilim, gün boyunca cilde zarar verir. Gündüz kullandığımız ürünler, cildimizin bu etkenlere karşı savaşmasına ve korunmasına destek sağlar. Cildin kendini yenilemesi ise gece gerçekleşmektedir. Gece vücut dinlenme hâlindeyken hücrelerin kendini yenilemesi süreci üç kat daha hızlı gerçekleşir. Çünkü yalnızca karanlıkta, dinlenme hâlindeyken salgılanan bazı hormonlar cildimizin beslenmesi ve yenilenmesi sürecini hızlandırır.

Gündüz ve gece için iki ayrı krem kullanmaya gerçekten gerek olup olmadığı sürekli merak edilen bir konudur. Her ne kadar gündüz ve gece kremlerinin yapılarında büyük bir farklılık yoksa da koruyucu önlem olarak ya da gündüz yapılan bakımı desteklemek adına gece kremlerinin önemi büyüktür. Örneğin, içeriğinde koruma faktörleri bulunan bir gündüz kreminin gece de cilt üzerinde kalması, yapısında bulunan güneş filtreleri nedeniyle cildin duyarlılığını arttırır. Aynı durum cilde hafif bir renk veren gündüz kremleri için de geçerlidir. Bunun yanı sıra gündüz kremleri daha çok nemlendirme amaçlı kullanılırken gece kremleri besleyici, canlandırıcı ve yenileyici içeriğe sahiptir.

Cildin yenilenme hızı 25 yaş ve sonrasında yavaşlar. Bu nedenle ciltte bir sorun olup olmamasına bakılmaksızın 25 yaşından itibaren mutlaka bir gece kremi kullanılması
önerilmektedir. Önerilen dönemde gece kremi kullanımının başlaması, hücre yenilenmesini hızlandırarak cildin yaşlanma sürecinin de geciktirilmesini sağlamaktadır.

Gece Kremlerinin Çeşitleri

Gece kremleri de diğer kozmetik ürünler gibi cildin tipine göre çeşitlenir. Genellikle kozmetik ürün markalarının cilt tiplerine uygun olarak hazırlanmış özel serileri mevcuttur. Bu serilerde yer alan gece kremleri, serinin diğer ürünleriyle birlikte sistemli bir tedavi şeklinde uygulanır. Örneğin, yağlı cilt için hazırlanmış bir serinin gece kremi kullanılırken aynı anda gündüz nemlendiricisinin, maskesinin, peelinginin ve serumunun kullanılması cildin her açıdan bakımını sağlamaktadır. Maske, peeling ya da serumu bu kürün dışında tutsak bile gece kremlerinin mutlaka kendisiyle kombine bir gündüz kremiyle kullanılması önerilmektedir.

Şunu unutmamak gerekir ki 25-30 yaşlarındaki birinin cildiyle 40-45 yaşlarındaki birinin cildi de aynı özellikleri göstermemektedir. Bu nedenle gece kremi seçiminde cildin tipi kadar kişinin yaşı ve ciltteki sarkma, kırışma derecesi de göz önüne alınmalıdır. Daha erken yaşlarda cildin canlanmasını sağlayacak, nem ve yağ dengesini koruyacak gece kremleri tercih edilirken, daha sonraki yaşlarda bunların yanı sıra sarkmaları toparlayacak, kırışıkları engelleyecek, cilde ihtiyaç duyduğu maddeleri takviye edebilen gece kremleri tercih edilmelidir.

Günümüzde kozmetik firmaları, hem cilt tiplerine uygun olarak hazırlanmış serilerle hem de cilt tiplerinden bağımsız, her cilt tipinin kullanabileceği özel serilerle çok sayıda ve farklı etkilerde gece kremlerini piyasaya sunmuştur. Farklı gece kremlerinin etkileri şu şekilde sıralanabilir:

Cilt tipine uygun olarak cildin nem dengesini sağlamak
Cilde kolajen ve elastin desteği sağlamak
Ciltteki kırışıklıkları gidermek ya da kırışık oluşumunu engellemek
Ciltteki sarkmaları toparlamak ya da sarkmayı engellemek
Ciltteki mimik çizgilerini hafifletmek
Cilde çeşitli vitaminleri ve enzimleri takviye etmek
Cilde çok yoğun nem depolamak

Uygulama Yöntemi

Gece kremleri, gece yatmadan bir saat kadar önce temizlenmiş ve tonikle gözenekleri sıkıştırılmış cilde, tıpkı gündüz nemlendiricileri gibi uygulanır. Seçilen gece kreminden yeteri miktarda ele alınır (kavanozda ise ıspatula yardımıyla). Elden alınan eşit miktarlardaki ürün alına, burun üzerine, yanaklara, çeneye ve dekolteye konur. Aşağıdan yukarıya ve kas yönünde, dairesel hareketlerle tüm cilde yedirilir. Yedirilirken cilt üzerine fazla baskı yapmamaya ve ürünü göz çevresine uygulamamaya özen gösterilmelidir.

Nemlendirici seçerken nelere dikkat edilmelidir? Cilt türüne uygun nemlendirici nasıl seçilir?

869 views
4 mins read

Nemlendiriciler cildi nemlendirmek, yumuşatmak ve dış etkenlerden korumak amacıyla kullanılan cilt bakımı kozmetikleridir.

Peki neden nemlendiriciler var hayatımızda? Öncelikle şu bilgiyi hatırlayalım; insan vücudunun yüzde 70’i nedir? Sudur. Su. Cildimiz suyu emebilecek yapıdadır ve cildimiz için su çok önemlidir. Eğer cilt su kaybederse yaşlanmaya ve kurumaya, kırışmaya başlar. Cildimizi esnek ve yumuşak hale getiren temel şey su. Bununla beraber derinin su tutma veya bağlama oranı kişiden kişiye değişmektedir. Derinin dış ortamdan su çekişi veya derinin alt tabakalardan üst tabakalara doğru gerçekleşen su alışı, farklılık göstermektedir. Cilt tiplerinin kuru, yağlı, normal gibi sınıflandırılmasının bir nedeni de bu farklılıktır.

Stratum corneum deriden su kaybını engelleyen önemli bir tabaka olmasına rağmen rüzgâr, güneş ışını, kuru sıcak veya kuru soğuk hava, sabun ve yüzey etkin maddelerle yapılan cilt temizliği veya organik çözücülerle temas gibi bazı dış etmenlerle koruyuculuk özelliği azalmaktadır. Yapılan çalışmalar, kuru deri belirtilerinin oluşmasında, sebum üreten yağ bezlerinin çalışma hızının veya sebum miktarının azalmasının etkili olmadığını göstermiştir. Kozmetik açıdan bakıldığında, suyun buharlaşmasını engelleyen, “Stratum Corneum” hücreleri arasında bulunan epidermal lipitlerinin azalması cilt kuruluğunun asıl nedenidir. Azalan bu lipitler de nemlendiriciler yardımıyla yerine konulmaktadır.

Son yıllarda ozon tabakasının delinmesiyle birlikte gündüz kullanılan nemlendiricilerin güneş ışınlarından koruyucu olanları tercih edilmeye başlanmıştır. Güneşten koruyucu bir ürünün etkinlik derecesi güneşten koruma faktörü (GKF, Sun Protection Factor- SPF) ile tanımlanır. Buna göre, SPF (GKF)’si yüksek olan bir
nemlendiricinin koruma etkinliği de yüksektir. SPF(GKF)’nin seçimi, kişisel özelliklere ve deri tiplerine göre değişir. Cilt tipi dikkate alınarak doğru güneş koruma faktörü içeren bir nemlendirici seçilmelidir.

Nemlendiricilerin görevleri

Nemlendiricilerin başlıca görevleri şunlardır:
Cildin var olan nem dengesini korumak
Cildi nemlendirerek yumuşatmak
Cildi dış etkenlere karşı (rüzgâr, sıcak, güneş ışınları soğuk vb.) korumak
Cildin su tutma özelliğini desteklemek
Cildin daha iyi ve sağlıklı görünmesini sağlamak
Makyaj altına zemin oluşturmak

Nemlendirici çeşitleri

Jel Şeklindeki Nemlendiriciler

Sulu ve yağlı jel özelliğinde olan ürünlerdir. Sulu jel şeklinde olanlar, yüksek oranda nem çekici madde içerirler ve özellikle masajda kullanılır. Nemlendirici özelliklerinden dolayı kullanıldıklarında da yalnızca cilde su takviyesi yapar, örtücülük özellikleri azdır. Bunlar, özellikle yaz mevsiminde kullanılmak üzere ya da yağlı cilt yapısına sahip kişilere önerilmektedir. Yağlı jeller ise ciltteki nemin buharlaşmasını engeller ve cilde yağ takviyesi yaparlar. Bunlar da sulu jellerin aksine kış mevsiminde ya da kuru ciltli kişilerin kullanımı için uygun olan ürünlerdir. Yağlı jeller emülsiyon yapısındadır.

Losyon Şeklindeki Nemlendiriciler

Şeffaf/yarı şeffaf ya da opak emülsiyonlar ile çözelti yapısında olan şeffaf görünümlü karışımlar losyon olarak adlandırılırlar. Bunlar akıcı özellikte ürünlerdir. Nemlendirici losyonlar, cilt üzerinde çok kolay yayılır. Bazıları masaj amaçlı, bazıları makyaj altı ürünü olarak, bazıları da el, ayak ve vücut nemlendiricisi olarak
kullanılır.

Krem Şeklindeki Nemlendiriciler

Krem formunda olan nemlendiriciler, emülsiyon yapısındadır. Akıcı özellikte değildir. Losyonlara göre daha fazla örtücülük özelliğine sahiptir. Cildin nem dengesini korumak, cildi nemlendirmek, yumuşatmak amaçlı kullanıldıkları gibi, masaj kremi ve makyaj altı kremi olarak da kullanılırlar.

Uygulama Yöntemi

Tüm nemlendirici ürünlerin uygulama yöntemi aynıdır. Temizlenmiş ve tonikle sıkıştırılmış cilt üzerine, cildin tipine uygun olarak seçilmiş nemlendirici uygulanır. Seçilen nemlendiriciden ele yeteri miktarda dökülür. Ürün kavanoz şeklinde ambalajlanmışsa ıspatula yardımıyla yeteri miktarda alınarak ele konur. Elden alınan eşit miktarlardaki ürün alına, burun üzerine, yanaklara, çeneye ve dekolteye konur. Aşağıdan yukarıya ve kas yönünde, dairesel hareketlerle tüm cilde yedirilir. Yedirilirken cilt üzerine fazla baskı yapmamaya ve ürünü göz çevresine uygulamamaya özen gösterilmelidir.

Nemlendirici ürünler, nemlendirme, yumuşatma ve bakım amaçlı kullanıldıklarında yalnızca gündüz ya da hem gündüz hem gece kullanılabilir. Gündüz güneşten koruyucu ürün
de kullanılıyorsa önce nemlendiricinin ardından da güneşten koruyucu ürünün sürülmesi gerekmektedir. Eğer cilt yağlı ya da yağlanmaya, parlamaya meyilli ise tek başına güneşten koruyucu ürün kullanılması cildin nemlendirilmesi açısından da yeterlidir.

Nemlendirici ürünler masajda kullanıldıklarında, ele bol miktarda alınır. Önce birbirine sürülerek ellerin tamamına dağılması sağlanır. Ardından da cilde masajla birlikte uygulanır.

Makyaj altına zemin oluşturmak için kullanıldıklarında ise temizlenmiş ve tonikle gözenekleri sıkıştırılmış cilde aynı yöntemle uygulanır. Nemlendiricinin üzerine kapatıcı ve fondöten uygulanarak makyaja devam edilir.

Tonik nedir? Cilt tonikleri ne işe yarar? Tonik nasıl uygulanır?

1036 views
2 mins read

Cildin sıkıştırılması cilt bakımının ikinci aşamasıdır ve bu amaçla kullanılan kozmetik ürünlere tonik adı verilir.

Toniklerin cilt üzerindeki görevlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Cilt gözeneklerini sıkıştırır, böylelikle cildi tıkayabilecek dış etkenlerden korumuş olur.
Cilt üzerinde dezenfeksiyon etkisi sağlar.
Cildin sebum salgısını kontrol altına alarak yağlanma olasılığını azaltır.
Cildi ferahlatır, hafif bir serinlik hissi verir.
Kan dolaşımını hızlandırarak cildin kan yönünden beslenmesine olanak verir.
Bazı toniklerin cilt üzerinde kısmen soyucu bir etkisi olabilir.
Temizleme işleminden sonra eğer kaldıysa temizleyici artıklarının giderilmesini sağlar.

Alkol Oranı Yüksek Olan Tonikler

Toniklerin alkol oranı cilt tipine bağlı olarak %60’lara kadar çıkabilir. Bu yapıdaki tonikler yağlı, karma, akne ve sivilce oluşumuna yatkın ve geniş gözenekli cilt tipleri için uygundur.

Ancak yüksek alkol oranı ciltte belirgin bir kuruluk yaratabileceğinden içeriğe lanolin ve türevleri gibi yumuşatıcı maddeler eklenebilir. Yine aynı cilt tipleri için hazırlanmış bazı sıkıştırıcıların yapısında da cildin fazla sebum salgısını emici özellikte kil mevcuttur. Bazı toniklerin yapısına da yüzey etkin maddeler eklenerek aynı zamanda bakteri öldürücü ürünler elde edilmiştir. Bunlar da özellikle akneli ciltlerin temizliği ve dezenfeksiyonu açısından önemlidir.

Alkol Oranı Düşük Olan Tonikler

Yapısında hiç alkol bulunmayan ya da çok az miktarda bulunan sıkıştırıcılar kuru, hassas ve ince yapılı ciltlerin kullanımı için uygundur. Bunların sıkıştırıcı etkisi büzücü bir madde olan hamamelis bitkisinin ekstreleri ile sağlanır. Bu sıkıştırıcıların yapılarında alkol bulunmadığı için özellikle hassas, kuru ve ince yapılı ciltlerin kurutulmadan, gerilme hissi vermeden ve cildi yıpratmadan sıkıştırılmasını sağlar.

Uygulama Yöntemi

Tüm toniklerin uygulama yöntemi aynıdır, çeşitlerine göre değişiklik göstermez. Elle ya da pamuk yardımıyla cilde uygulanırlar. Elle uygulamada ele alınan yeteri miktarda tonik tüm parmakların ve avuç içinin yapacağı hafif tampon hareketleriyle cilde yedirilir. Pamukla yapılan uygulamada ise hafifçe ıslatılmış pamuğa dökülen yeteri miktardaki tonik yine hafif tampon hareketleriyle cilde uygulanır. Özellikle akne problemi olan ciltlerde pamukla uygulama yapılması ciltteki bakterilere temas etmemeniz açısından önemlidir. Her iki yöntemde de dikkat edilmesi gereken konu tüm uygulamanın hafif baskı içeren tampon hareketleriyle yapılmasıdır. Silme, sıvazlama hareketleri yapılmamalıdır.

Toniklerin uygulanmasında bir diğer teknik de spreylemedir. Sprey şeklinde piyasaya sürülen ya da temiz bir sprey kutusuna koyulan toniğin cilde hafif hafif
püskürtülmesi şeklinde uygulanır. Cilde eşit dağılım sağladığı için etkili bir yöntem olmasına karşın spreyleme sırasında istenmeyen bölgelere de ürün teması olabileceğinden kullanımda dikkatli olmak gerekir.

Tüm toniklerin göz çevresine temasından kaçınılmalıdır. Uygulama sırasında ürünün ağza, göze, burna kaçmamasına özen gösterilmelidir.

Göz makyajı temizleyicilerinde olması gereken özellikler nelerdir?

1218 views
1 min read

Makyaj pek çok kadın için vazgeçilmez günlük rutinler arasında yer alan kişisel bakım uygulamalarından biridir. Makyaj rutin olunca haliyle makyaj temizleme de günlük bir rutin olarak hayatımızda yer almakta. Makyaj temizliği sağlıklı ve bakımlı bir cilt için son derece önemlidir. Nasıl yapıldığı kadar hangi ürünlerle yapıldığı da büyük bir öneme sahiptir. Özellikle göz makyajı ve göz makyajı temizliği…

Bilindiği gibi göz çevremiz cildimizin diğer bölgelere kıyasla daha hassas olan bölgesi. Dolayısıyla bu bölgeye yapılacak olan işlemlerde biraz daha dikkatli ve özenli olmamız gerekiyor. Makyaj temizliğinde bu bölgenin makyajdan arındırıldığından emin olunması da büyük önem taşıyor. Göz makyajı temizlenirken göz çevresinin ve cildimizin yorulmaması da gerekmekte.

Peki…

Göz makyajı nasıl temizlenir?

Göz makyajı temizlenirken uygun formda, göz için hazırlanmış olan makyaj temizleyiciler tercih edilmelidir. Bu işlem için losyonlar, kremler, makyaj temizleme mendilleri mevcuttur. Çoğunlukla losyonlar tercih edilmektedir. Losyonlar uygun bir pamuğa veya makyaj temizleme pedine birkaç damla dökülür ve göz çevresi nazik hareketlerle, bastırılmadan, yavaşça temizlenir.

Göz makyajı temizleyicilerinde olması gereken özellikler nelerdir?

Göz kapaklarınızı tahriş etmeden göz makyajınızı nazikçe ve kolayca temizlemelidir.
Tahrişe neden olmamalıdır.
Alerjik olmamalıdır.
Göz çevresini kurutmamalıdır.

Suya dayanıklı göz makyajını ve rimeli zorlamadan çıkartmalıdır.
Yağlı bir kalıntı bırakmamalıdır.
Kullanımdan sonrasında cilde temizlik ve ferahlık hissi vermelidir.

John Kirby’den Romanya, Polonya ve Almanya’ya İlave Kuvvet Açıklaması

/
843 views
1 min read
John Kirby'den Romanya, Polonya ve Almanya'ya İlave Kuvvet Açıklaması

Rusya’nın Ukrayna sınırına askeri yığınak yapması sonrasında NATO, ABD ve AB ülkelerinden Ukrayna’nın özgürlük ve bağımsızlığının korunması için destek mesajları ve yardımları gelmeye devam ediyor. Son olarak ise ABD Pentagon sözcüsü ve savunma bakan yardımcısı John Kirby önemli açıklamalar yaptı.

John Kirby açıklamasında Romanya, Polonya ve Almanya’ya ilave kuvvet göndereceklerini açıkladı. John Kirby’nin açıklamaları şu şekilde: “ABD, yakın bir zaman içinde Romanya, Polonya ve Almanya’ya ilave kuvvet konuşlandıracaktır. Bir konuyu netliğe kavuşturmak isterim: bunlar kalıcı konuşlanmalar değildir.”

Amerika’da Yaşayan Ukraynalılar Ülkeleri İçin Dayanışma İçerisinde!

/
804 views
2 mins read
Amerika'da Yaşayan Ukraynalılar Ülkeleri İçin Dayanışma İçerisinde!

Ukraynalı Amerikalılar, anavatanlarında bulunan aileleri ve arkadaşları için dayanışma içerisinde. Amerika’da yaşamalarına rağmen ülkelerinde aileleri için bir Rus işgali tehdidinden endişeleniyorlar.

Amerika Ukrayna Kongresi Komitesi Illinois Bölümü başkanı Ihor Diaczun, Chicago’da Aralık ayında düzenlenen bir mitingde, “Ukrayna’nın yanındayız ve Rusya’nın egemen bir ulusa karşı saldırganlığına karşı duruyoruz” dedi. Ihor Diaczun, “Rus yalanlarını ve dezenformasyonunu reddediyoruz” açıklamasını yaptı.

Ihor Diaczun bu duygunun, Rusya’nın Ukrayna sınırlarına asker ve askeri techizat yığmasına karşı çıkan ve barışçıl bir çözüm için dua eden ABD’deki Ukraynalı Amerikalılar tarafından paylaşıldığını ifade etti.

Detroit

Metropolitan Detroit Ukrayna Amerikan Sivil Komitesi üyesi Marie Zayycky, kendisinin ve diğer yerel Ukraynalı yerlilerin “Ukrayna halklarının kendi topraklarında özgür ve barış içinde yaşama hakkını” güçlü bir şekilde desteklediğini söyledi.

Açıklamanın devamında “Sürekli endişe ve korkuya bir son vermek istiyoruz” açıklaması yapıldı.

Aynı zamanda komite üyesi olan Olena Danylyuk, 1991 yılında eski Sovyetler Birliği’nden bağımsızlık için yapılan oylamanın ardından Ukrayna’nın ekonomisini inşa ettiğini ve Rusya’dan farklı olarak dilini ve kültürünü restore ettiğini söyledi.

Ülkelerin, Ukrayna’nın diğer ülkelerin “bağımsızlığına ve egemenliğine ve Ukrayna’nın mevcut sınırlarına saygı göstermeyi” kabul etmesi karşılığında nükleer silahlarından vazgeçmeyi kabul ettiği 1994 “Budapeşte Anlaşması”na uymaları gerektiğini söyledi. Ukrayna’ya karşı tehdit veya güç kullanımından kaçının” dedi.

Philadelphia

Ukrayna’nın Pensilvanya fahri konsolosu Iryna Mazur, “Kimse savaş istemiyor” dedi. 

Diğer Ukraynalı Amerikalılar, devam eden Rus saldırganlığının sonuçları konusunda uyarıyorlar. Ukrayna Kongresi Amerika Komitesi Philadelphia Şubesi başkanı Eugene Luciw, “Putin sınırı geçerse, büyük bir insani felaketten bahsetmiş oluruz” dedi.

Luciw’in ailesi, İkinci Dünya Savaşı sırasında mülteci olarak Ukrayna’dan kaçtı. Rusya’nın mevcut tehditlerini Rusya’nın 2014’te Ukrayna’yı işgalinin bir devamı olarak görüyor.

Hudson Vadisi, New York

Anna Shepko, yaşadığı New York’taki Catskill Dağları’nın kendisine ve diğer Ukraynalı göçmenlere anavatanlarını hatırlattığını söyledi. Her hafta sonu, ayinlerin İngilizce ve Ukraynaca sunulduğu kiliseye gidiyor.

Hudson Valley Spectrum News 1’e “Ukraynalılar her zaman baskı altına alınmayı hak etmiyor” açıklamasını yaptı.

Shepko, Müttefik ülkelerin Ukrayna’ya yardım edebileceğini umduğunu söyledi. Shepko, “Her ne şekilde olursa olsun, Rusya’yı durdurmalılar çünkü kendi kendine durmayacak” dedi.

Pittsburgh

Pennsylvania, McKees Rocks’taki St. Mary Ukrayna Ortodoks Kilisesi papazı Rahip Timothy Tomson, Tribune- Review’a “Barış için dua etmemiz gerekiyor” dedi. Tomson’ın karısı ve büyükanne ve büyükbabası Ukrayna’lı.

Ukrayna’nın zengin doğal kaynaklarına dikkat çeken Tomson, eski bir atasözü olduğunu söyledi: “Ukrayna olmadan Rusya sadece bir ülkedir.”

Monessen’deki St. Nicholas Ukrayna Ortodoks Kilisesi sekreteri Guzensky, “Rusya’nın yaptığı şey korkunç” dedi.

Arnold, Pennsylvania’daki St. Vladimir Ukrayna Katolik Kilisesi’nin papazı olan Yaroslav Koval, 10 yıl önce Ukrayna’dan Amerika Birleşik Devletleri’ne taşındı. Genç Ukraynalıların dış müdahaleden uzak bağımsız bir ulusta yaşadıklarını ve özgürce yaşamaya devam etmek istediklerini söyledi.

Kaynak: Share America

Anne adaylarının en çok merak ettiği sorular ve yanıtları!

967 views
2 mins read

Dr. Op., kadın doğum ve tüp bebek uzmanı. Elçim Bayrak, hamilelik döneminde anne adaylarının en çok merak ettiği ve merak ettiği konular hakkında bilgi veriyor. Özellikle ilk kez hamile olan anne babaların daha sık soru sorup paniklediğini söyleyen Barack, “Hamilelik, her kadının yaşamak istediği harika bir duygu, özellikle sağlıklı bir hamilelik ve sağlıklı bir hamilelik. Bu duygu. Doğumdan sonra tarif edilemez. Hamilelik sırasında. , anne adayı fiziksel ve zihinsel birçok değişim geçirir. Diğer yandan bu değişimlere uyum sağlamaya çalışırken bir yandan da kafasında çeşitli sorulara yanıt aramaktadır. anne adaylarının soruları;

Bebeğimin hareketlerini ne zaman hissedebilirim?

Anne adayı bebeğin ilk hareketlerini kanat çırpma, gürleme, el sallama ve dirsek atma olarak tanımladı. Bebeğin ağırlığına, plasentanın anne karnındaki konumuna ve anne karnındaki yağ tabakasının kalınlığına bağlı olarak cenin hareketi 16-20 gün arasında hissedilebilir. Muhtemelen birkaç hafta içinde. Ancak 22. haftaya kadar bebeğinizin hareketi hissedilmiyorsa, doğumhanenize başvurmanız ve ultrason ile bebeğinizin durumunu değerlendirmeniz gerekecektir.

Ultrason bebeğimi rahatsız eder mi?

Bu, kamuoyunun en çok yanlış anladığı konulardan biridir. Ultrasonografinin bebekler üzerindeki olumsuz etkileri hakkında veri yoktur. Ultrasonlar, insan kulağının duyamayacağı ve anne karnındaki bebeğe müdahale ettiği düşünülmeyen ses dalgalarının yansımaları ile elde edilir ancak doğru frekansta kontrol edilmesi anne ve bebek sağlığı için önemlidir.

Hamilelik sırasında egzersiz yapabilir misiniz? Hangi sporları yapmalıyım?

Hamilelikte egzersiz yapmak çok faydalı olabilir ancak her hamile kadın egzersiz planı yapmadan önce doktoruna danışmalıdır. Genel olarak gebelik öncesinde düzenli egzersiz yapan anne adayları, gebeliklerinin 6. ayına kadar (fiziksel temas sporları hariç) egzersiz yapabilirler. 6 aydan sonra dinlenme ve huzurlu bir yaşam her şeyden önemli olmalıdır. Egzersizin amacı kilo vermek veya kilo alımını önlemek olmamalıdır. Unutulmamalıdır ki bu egzersizler kalıcı değildir ya da anne adayının nefesini kesmesini gerektirecek kadar zorlayıcı değildir. Ancak hayatları boyunca hiç egzersiz yapmamış anneler için hamilelik sırasında egzersiz yapmak sadece tehlikeli olabilir.

Doğum yöntemine nasıl karar vereceğim?

Doğum şekli, anne ve bebeğin özelliklerine göre belirlenir. Bebeğin duruş şekli, kilosu, gebelik haftası, çoğul gebelik, annenin kemik yapısı, genital bölgede uçuk ya da siğil varlığı, annenin hipertansiyon hastası olması ve geçirilmiş miyom operasyonu gibi durumlarda anne adaylı ile birlikte biz hekimler değerlendirme yapıp, anne adayını yönlendirmekteyiz. Tabiki ilk tercihimiz doğal doğum olmaktadır fakat bebeği ve anneyi tehlikeye atacak durumlarda bu kararımızı değiştirebilmekteyiz. Ayrıca planlanan doğum tarihinde bile oluşacak komplikasyonlar doğum şekli hakkında vereceğimiz kararları etkileyebilmektedir.

Doğumdan sonra aldığım kiloları verebilecek miyim?

Dr. Elçim Bayrak, ”Doğum sonrası yaklaşık 4-5 kg kendiliğinden verilir ve vücut 6 ay ile 1 yıl arasında eski haline döner. Emzirme döneminde sütün artması için şekerli gıdalar yerine bol sıvı tüketilmelidir. Doğum öncesi değil, emzirme döneminde alınan kiloların zor verildiği unutulmamalıdır.” dedi.

Değersizlik duygusu nedir? Değersizlik duygusu ile nasıl baş edilir?

932 views
1 min read

Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi husus ile ilgili mühim bilgiler verdi.

Değersizlik duygusu ve kendini kıymetli hissetmek çoğu insan amacıyla ehemmiyet taşır.Kendini değersiz hisseden şahıs toplum ortamında ya da içsel olarak kendini ehemmiyetsiz görür ve varlığının bir değer taşımadığına inanır.Ancak gerçekte “Hiç kimse sizin izniniz olmadan, size kendinizi değersiz hissettiremez.” Bu söz öyle doğru bir söz ki, size kim ne söylerse söylesin, size her kim ne yaparsa yapsın eğer sizde “Ben değersizim” inancı yoksa kimse sizi değersiz hissettiremez.

“Mesajıma yanıt vermedi acaba bana kırıldı mı?”
“Yoldayken karşılaştık bana baktı ama selam vermedi acaba görmemezlikten mi geldi?”
“Bana tip tip bakıyor acaba neyimi beğenmiyor?”
“Çaya çağrı ettim kabul etmedi acaba benden hoşlanmadı mı?”

“Acaba” diye devam eden o iç sesleriniz gerçekte zihninizde barındırdığınız olumsuz düşüncelerinizdir. Olumsuz düşünceleriniz size kendinizi olumsuz hissettirir.Olumsuz düşünceleriniz ve duygularınız davranışlarınızı hem de yaşama bakışınızı olumsuz etkiler.

Aslında bunların tüm sorumlusu kendinizin nasıl olduğunuza inandığınız ile ilgilidir. Yani kendi şahıslik şemanızın “değersiz biriyim, sevilebilir biri değilim” olduğu inancıyla ilgilidir.O durumda tedaviye bu inancı değiştirmekle başlayın. Bunun yolu da; olumsuz düşünceleriniz zihninize geldiğinde onları geri göndermekten geçer.

Yani yolda karşılaşmış olduğunuz dostunuzun size baktığı durumda selam vermemesini, görmemiş olabilir diyerek olumlu düşünmenizle bu tedavi mümkündür.

Dünya kanser günü nedir? Dünya kanser günü ne zaman?

746 views
2 mins read

Dünya genelinde 4 Şubat günü, Kanser ile ilgili farkındalık oluşturulması amacıyla, Dünya Kanser Günü olarak kabul edilmektedir. Bilindiği gibi kanser beraberinde pek çok sağlık sorunu getiren, maddi ve manevi anlamda yorucu ve yıpratıcı bir hastalıktır.

Maalesef dünya üzerinde her yıl kanser hastalığına bağlı olarak 8.8 milyon ölüm gerçekleşmektedir. Uzmanlar önümüzdeki yıllarda bu sayının 14 milyona yükselmesini beklemekteler.

Dünya üzerinde kanser hastalığının bu kadar yaygın olmasının ve hızla can almasının pek çok sebebi var. Bu sebeplerin başında gelen şey ise şüphesiz yaşam tarzımız. Hareketsiz yaşam tarzı ve sağlıksız beslenme çağımızın en önemli sorunu. Bugün yediden yetmişe herkes sağlıksız besleniyor, daha az hareket ediyor ve çok fazla kanserojen maddeye maruz kalıyor. Ne yazık ki bunun önüne geçemiyoruz. Dolayısıyla bu sağlıksız ortam başta kanser olmak üzere pek çok hastalığı da beraberinde getiriyor.

Yapılan araştırmalara göre ülkemizde bir yıl içerisinde yaklaşık 96.200 erkek ve 67.200 kadın kanser teşhisi almış. Elde edilen verilere göre erkeklerde en sık görülen kanserler akciğer ve prostat kanseri. Kadınlarda ise meme kanseri en sık görülen kanser.

Kanser önlenebilir mi?

Evet, kanser önlenebilir bir hastalık.

Sağlıksız yaşam alışkanlıklarının değiştirilmesiyle kanserlerin 1/3’den fazlasının gelişimi engellenebilir.

Kanserin önlenmesi için; alkolden ve tütün mamullerinden uzak durmak, sigarayı bırakmak, sağlıklı beslenmek, ideal vücut ağırlığını korumak ve düzenli olarak fiziksel aktivite yapmak oldukça önemli ve etkilidir.

Bütün kanserler erken belirti vermemektedir. Yine de şüpheli belirtiler olduğu takdirde doktora başvurulması erken teşhis olasılığını arttırmakta, bu da tedavi sürecini ve sonrasını olumlu etkilemektedir. Kanser türlerinin uyarılarını erken keşfetmek, bulgularını araştırmak ve ileri tetkik için hastaların sevk edilmesi erken tanı şansını arttırmaktadır.

Bireyler kendi vücutları hakkında bilgi sahibi olmaya, olağan dışı bir değişikliğin fark edilmesi adına teşvik edilmeli ve erken teşhisin değeri hakkında bilgilendirilmelidir. Çünkü erken teşhis, tedavinin başarılı olması adına atılan ilk ve en önemli adımdır.

Erken Teşhis Hayat Kurtarır

Kadınların özellikle 40 yaşından itibaren düzenli meme kanseri taramalarını ihmal etmemesi gerekmektedir.

Ülkemizde KETEM ve Aile Sağlığı Merkezlerinde kanser taramaları yapılmaktadır.

Bilingual ne demek? İki dil bilen kişiye ne denir?

744 views
1 min read

Bilingual en kısa ifadeyle çift dillilik demek. Nasıl yani? Biraz daha açalım. Bilingual çift anadile sahip olmak veya yabancı bir dili anadili kadar iyi konuşabilmek, anlayabilmek kısaca iki dili anadil seviyesinde bilmek demek.

Bilingualler iki farklı dili anadilleri seviyesinde akıcı bir şekilde konuşabilirler, anlayabilirler, yazabilirler. İki farklı dilde iletişim kurabilirler. Kendini iki dilde de ifade edebilmek… Ne muazzam bir şey. Biz anlıyoruz ama konuşamıyoruz. 🙂 Bu biraz da coğrafya kaderdir meselesi. Şöyle ki iki farklı dil konuşulan bir ortamda büyüyen çocuklar doğal olarak bilingual olabilmekteler. Bazı araştırmalar iki veya daha fazla dil konuşulan bir ortamda büyümenin çocukların dil gelişimini yavaşlattığını iddia etse de bunun aksi iddialar da bulunmaktadır.

Siyahi Tarihi Ayı Nedir ve Nasıl Ortaya Çıktı?

1160 views
2 mins read
Siyahi Tarihi Ayı Nedir ve Nasıl Ortaya Çıktı?

Dartmouth Üniversitesi’nden tarihçi Matthew Delmont, siyah toplulukların onu hatırlamak ve ona değer vermek için tarihlerine ayrılmış bir haftaya veya aya ihtiyaçları olmadığını söylüyor.

Amerika Birleşik Devletleri genelinde Siyah Tarih Ayı devam ederken okullarda ve özel organizasyonlarda konuşmalar yapan tarihçi Delmont, siyahi Amerikalıların tarihi mirasının “Günlüklerde, aile kayıtlarında, siyah gazetelerde hikayeler aracılığıyla kayıtlı tutuldu” dedi.

Nasıl başladı?

Afrikalı Amerikalıların ABD ulusuna katkılarının kutlanması 1926’da Negro Tarih Haftası ile başladı (daha sonra “Siyah” veya “Afrikalı Amerikalı” ile değiştirilen terim kullanılarak).

Hafta, Özgürlük Bildirgesi’ni imzalayan Başkan Abraham Lincoln ile köleliğe karşı savaşan ve kölelikten kaçışından sonra bir sosyal reformcu olan Frederick Douglass’ın doğum günlerine denk gelecek şekilde ayarlandı. Bu hafta, Siyahların başarılarının tüm yıl boyunca kutlanacağı günü bekleyen tarihçi Carter G. Woodson’ın buluşuydu.

Tarih haftası, Siyah öğrencilerin bulunduğu okullar için eğitim materyallerine yol açtı, ancak beyaz öğrencilerin bulunduğu birçok ayrılmış okul, önemli Siyahi insanlarla ilgili bilgilerden mahrum kaldı.

Stanford Üniversitesi Eğitim Enstitüsü’nde yardımcı doçent olan Michael Hines, kutlamanın tarihiyle ilgili bir video konferansında, “Siyahları sıklıkla aşağılayan ve insanlıktan çıkaran dönemin geleneksel müfredatına doğrudan bir meydan okumaydı” diyor.  “Bu sosyal ve politik eşitlik için gerekliydi. Birkaç kayda değer siyahilerin başarısı hakkında konuşmaktan daha fazlası için Siyahi Tarih Haftası eylemiydi” diyor.

Elli yıl sonra, Amerika Birleşik Devletleri’nin iki yüzüncü yıldönümü kutlamaları sırasında, Başkan Gerald R. Ford, “Siyahi Amerikalıların çok sık ihmal edilen başarılarını onurlandırma fırsatını yakalamanın zamanının geldiğini” söyleyerek, haftayı Siyah Tarih Ayı adlı ulusal bir aylık anmaya dönüştürdü.

Günümüzde Siyahi Tarih Ayı Anmaları

Bu ay ile ilgili olarak günümüzde bu ay süresince konuşmalar ve performanslar düzenleniyor. Okullar kayda değer Afrikalı Amerikalılara odaklanıyor. Özellikle Martin Luther King Jr. ve Rosa Parks gibi siyahi popüler kişiler ön plana çıkıyor. Tarihçi Delmont, “Siyahlar bu tarihe her zaman değer verdiler” diyor. “Siyah Tarih Ayı, diğerlerinin siyah Amerikalıların Amerika Birleşik Devletleri’nde ne kadar etkili olduğunu anlamalarına yardımcı oldu.”

Tarih metinlerinin büyük bir kısmı zaten beyaz Amerikalıların deneyimlerine odaklanıyor ve Siyah Tarih Ayı, ülkenin geçmişini farklı bir perspektiften görmek için önemli bir katkı. Delmont, “Siyah Amerikan tarihini anlamadan Amerikan tarihini anlayamazsınız” diyor.

Mahkhyieah Lee

Delmont, Black Lives Matter hareketinin ve polis vahşetine karşı 2020 protestolarının, Amerikalıların Siyah Amerikalıların deneyimlerinin tüm ırkları ve geçmişleri hakkında daha fazla tanınmasına yol açtığını söylüyor. Amerikalılar, tarihlerinin bir zamanlar düşündüklerinden daha az eşitlikçi ve onurlu olsa da, daha zengin ve daha karmaşık olduğunu anlamaya başladılar.

Yeni akademisyenler, daha önce marjinalleştirilmiş Amerikalıların katkılarına ve hikayelerine daha fazla dikkat ediyor. Bir tarihçi olarak Delmont, oy hakları, kölelik ve ayrımcılık dahil olmak üzere ulusun geçmişinin iyi ve kötü yönlerini tartışmaya değer görüyor.

Kaynak: Share America

Dişlerinizi Beyazlatan Gıdalar Neler? Hangi Yiyecekler Dişleri Beyazlatır?

1061 views
1 min read

Herkes sağlıklı, inci gibi beyaz bir gülümseme ister. Dişlerinizin biraz parlatılmaya ihtiyacı varsa ancak beyazlatma tedavilerini yaptırmak istemiyorsanız, bazı gıdalar tüketerek dişlerinizi doğal olarak beyazlatabilirsiniz. Lifli bileşeni olan gıdalar doğal diş fırçalama özellikleri içerir. Ek olarak, lekelenme ve çürümeye karşı koruma sağlayıp diş minesini güçlendirmeye yardımcı olurlar. Dişleri yiyeceklerle doğal olarak güçlendirmenin ve beyazlatmanın yollarını arıyorsanız, dişlerinizi parlatan en iyi yiyeceklerin listesini Dt.Pertev Kökdemir aşağıda sıraladı.

Çilek

Bir çileğin kırmızı lekeli suyuna aldanmayın. Çilek, malik asit olarak bilinen ve yüzeydeki renk bozulmasını doğal olarak gideren bir enzim içerir. Bu meyveyi sık sık tüketerek gülümsemenizi beyazlatabilirsiniz.

Elma

Sadece bir elmayı ısırmak diş etlerinizi güçlendirmeye yardımcı olur ve meyvenin yüksek su içeriği tükürük üretimini artırır. Ağzınızdaki ekstra tükürük, renk bozulmasına neden olan bakterileri temizler.

Karbonat

Arada bir, dişlerinizi fırçalamak için karbonatlı diş macunu kullanabilirsiniz. Karbonat, plak ve yüzey lekelerini temizleyerek dişlerde ağartma maddesi gibi davranır.

Kereviz ve Havuç

Bu sebzelerin yüksek su içeriği dişlerinize de faydalıdır. Yüksek su içeriği ve lifli yapı diş yüzeyindeki kalıntıları temizler ve gevrek yapılarından dolayı dişlerinizin lekelerden arınmasına yardımcı olur

Süt Ürünleri

Peynir, yoğurt ve süt gibi ürünler, diş minesini güçlendiren kalsiyum içeriğinden zengindir. Ayrıca peynir kazein içeriği ile dişleri çürüklere karşı korurken dişlerinizin bütünlüğünü korumaya destek verir.

Çocuklarda Uyku Apnesi Nedir? Çocuklarda Uyku Apnesi Nasıl geçer?

1016 views
2 mins read

Çocuklarda tıkayıcı uyku apnesi sendromunun tedavi edilmesi önem taşıyor. Çünkü tedavi edilmeyen sorun, çocukların hem yaşam kalitesini hem de okul başarısını olumsuz etkiliyor. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bahadır Baykal konu ile ilgili bilgiler verdi.

Kaliteli uyku hem erişkinlerde hem de çocuklarda sağlıklı yaşam için vazgeçilmezdir. Tıkayıcı uyku apne hastalığında uyku sırasında tam veya kısmi hava yolu tıkanması sonucunda solunumun ani durması, uyku kalitesinin bozulması söz konusudur. Erişkinlerde uyku apnesinin kalp ritm bozukluğundan reflüye, hipertansiyondan cinsel fonksiyon bozukluğuna kadar pek çok hastalığa davetiye çıkardığını biliyoruz. Çocuklarda ise uyku apnesi; büyüme gelişme geriliğinden sık üst solunum yolu enfeksiyonlarına, hiperaktivite den okul başarısızlığına kadar pek çok soruna yol açar.

Okul öncesi çocuklarda toplam uyku süresi 11-12 saat, 6-12 yaş döneminde bu süre 9-11 saattir. Tıkayıcı uyku apne hastalığının okul öncesinde tedavi edilmesi ise oldukça önemlidir. Çünkü tedavi edilmeyen çocuklarda yaşam kalitesiyle birlikte okul başarısı da olumsuz etkilenir.

Yapılan bir çalışmada ilköğretim çağında kronik horlayan çocukların oranı %10 , apne ise %1 olarak bulunmuştur.

Uyku apnesi çocuklarda konsantrasyon güçlüğüne neden olarak öğrenim zorluğuna ve okul başarısızlığına neden olur.

Eğer çocuğunuz uykuda horluyor, gece boyunca üstünü açarak aşırı terliyor, yatakta sürekli dönüyor ve bir kez dahi olsa nefesi duruyorsa uyku apnesinden şüphelenmeniz gerekir. Özellikle şişman, alerjik ve büyük dili olan yüz gelişim kusurlu çocuklarda uyku apnesi daha sık görülse bile asıl neden hemen her zaman büyük bademcik ve geniz etidir. Yaygın burun polipleri de zaman zaman apne sebebi olabilir.

Uyku düzeni bozulan ve gece yeterince uyuyamayan çocukta zamanla ders konsantrasyonu azalır. Algı bozukluğu beraberinde ezberleme ve öğrenme güçlüğünü getirir. Dikkat azalması ve hafıza kullanımında bozulma görülür. Gün içerisinde hırçın davranışlar sergileyen çocuk tahammülsüz ve hiperaktif olur.

Uyku düzeni bozulan ve gece yeterince uyuyamayan çocukta zamanla ders konsantrasyonu azalır. Algı bozukluğu beraberinde ezberleme ve öğrenme güçlüğünü getirir. Dikkat azalması ve hafıza kullanımında bozulma görülür. Gün içerisinde hırçın davranışlar sergileyen çocuk tahammülsüz ve hiperaktif olur.

Uyku apneli çocukta oksijen seviyesi düşerek yüz, çene ve ağızda yapısal bozukluklar ortaya çıkabilir. Gece büyüme hormonu daha az salgılanır dolayısıyla gelişim bozulur, kilo alımı ve boy uzaması durur.

Eğer çocuğun şikayetleri bir üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben ortaya çıkmışsa ilaç tedavisi uygulanır. Şayet tedaviyle bu durum düzelmezse geniz eti ve bademciklerin büyüklüğü ameliyat açısından değerlendirilir. Geniz eti ve bademcik sorunundan kaynaklanan uyku apnesi ameliyat sonrasında dramatik bir şekilde düzeliyor. İştah artıyor, büyüme ve gelişme düzene giriyor ve çocuk yeterli uyuduğu için okul başarısı artıyor.

Umut Güner kimdir? Umut Güner biyografisi nedir? Umut Güner hayatı!

1090 views
2 mins read

Umut Güner İstanbul’un Tuzla ilçesinde doğmuştur. Eğitim hayatına Tuzla’da başlayarak ilk okul, orta okul ve lise eğitimlerini burada tamamlamıştır. Üniversite lisans eğitimini almak için Balıkesir Üniversitesi Tarih bölümüne kayıt olmuş ve bu üniversite bünyesinde tarih lisans eğitimi almıştır. Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünde başarılı bir öğrenci olarak ön plana çıkan çıkan Umut Güner tarih bölümü lisans eğitimi boyunca her dönem üniversite ve dekanlık tarafından onur belgesine layık görülmüştür. Lisan eğitimini burada tamamlayan Umut Güner bu üniversiteden yüksek not ortalaması ile mezun olmuştur.

Tarih bölümünden aldığı lisans mezuniyeti sonrasında ise felsefe bölümünde yüksek lisans eğitimi almak için İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde lisansüstü eğitimine başlamıştır. Bu üniversitede yüksek lisans felsefe dersleri almış fakat tez döneminde Felsefe bölümü master eğitimini yarıda bırakmıştır. Bu süreç içerisinde akademik çalışmalara ara veren Umut Güner ilerleyen zaman içerisinde Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Bölümü’nde yüksek lisans eğitimine başlamıştır.

Tarihçi ve yazar Umut Güner erken yaşlarından itibaren muhtelif vakıf, dernek ve organizasyonlarda toplumsal, kültürel ve entelektüel faaliyetler içerisinde bulunmuştur. Yine erken yaşlarından itibaren muhtelif dergi ve gazetelerde makaleler ve popüler tarih yazıları yazmış ve yayınlamıştır. Umut Güner bu faaliyetlere ek olarak kitap çalışmaları ve akademik makaleler yayınlamıştır. Tarihçi, Umut Güner, Ortaçağ Tarihi, Siyaset ve İktidar Felsefesi, Politik Kuramlar ve Amerika Birleşik Devletleri Tarihi gibi farklı alanlarında akademik ihtisas çalışmaları yürütmektedir.

2020 yılında İnternette akademik tarih yayıncılığı alanında özgün içerikler üreten tarih akademisi Tarih Enstitüsü‘nü kurdu. tarihenstitusu.com web sitesi olarak yayın hayatına başlayan Tarih Enstitüsü girişimi tarih alanında akademisyenlerin desteği ile akademik niteliklere sahip yayınlar üreten bir platform olarak hizmet vermeye devam ediyor.

2021 yılında gelindiğinde ise Umut Güner, Amerika Gazetesi girişimini kurmuştur. amerikagazetesi.com web sayfasında hizmet veren Amerika Gazetesi, Türk ve ABD tarihi ilişkileri ile dostluğunu destekleyen bağımsız bir girişimdir. ABD ve Türkiye özelinde haber, tarihi ve kültürel paylaşımlar yapılan platformda ABD ve Türk dostluğunu sürdürmeyi amaçlamaktadır.

Umut Güner’in Yayınlanmış Kitapları

Tarih Musahabeleri –DİB Yayınları
Tarihte Fütüvvet ve Ahilik – Ötüken Neşriyat

Yumuklu sucurta nedir? Spoonerism ne demek? Doğrusunu unutturan kelimeler!

1249 views
1 min read

Dil sürçmesi, sözcükleri yerli yerinde ve düzgünce söyleyememektir. Günlük hayatta bazen konuşurken dilimiz sürçebilir. Freud bunu bilinçaltı ile açıklar. Ona göre dil sürçmeleri de tıpkı rüyalar gibi bilinçaltımızdan kaynaklanmaktadır. Peki yumuklu sucurtanın bilinçaltımız ile ne alakası var? Aslında bu yazıda bunu pek irdelemeyeceğiz. Bu yazıda doğrusunu unuttum diyeceğimiz dil sürçmelerine göz atacağız ve çok eğleneceğiz.

Günlük hayatta çok fazla dil sürçmesi örneği ile karşılaşmaktayız. Yumuklu sucurta tarzı dil sürçmeleri ise bunlardan biri ve spoonerism olarak adlandırılmakta. Spoonerism, çaprazlama demek. Bu ifade ile iki sözcüğün ilk seslerinin yerlerinin değiştirilmesine dayalı bir konuşma hatası kast edilmektedir. Ayrıca cümle içerisindeki kelimelerin yanlış sırada telaffuz edilmesi de bu hataya dahil edilmektedir.

Peki neden Spoonerism, anlatsana biraz?

Spoonerism dil sürçmesinin ismi Oxford’da din profesörü olan William Archibald Spooner’dan geliyor. Prof. Spooner, günlük hayatında bu hatayı sık sık yaptığı için bu dil sürçmesine onun adı verilmiştir. İlginç bir tarihe geçme yöntemi olmuş, değil mi?

İnsanların günlük hayatta konuşurken yumuklu sucurta, sesin kesinizi, yanayan kara, çapalı karşı gibi hatalar yapmasının pek çok sebebi var.

Spoonerismin nedenleri

Konuşurken başka şeyler düşünmek, açlık, yorgunluk, sinirlilik, korku vs. gibi nedenler dil sürçmelerine neden olabilir. Ancak bazen böyle nedenler aramaya gerek yoktur. Zira bu dil sürçmeleri muziplik olsun diye de yapılabilir. Mesela ben küçükken babam dişimizi fırçalamaya gönderirken dişini fırçala değil fırçayı dişle derdi, çok komik gelirdi.

Netice-i kelam yumuklu sucurta, fırçayı dişle, sesin kesinizi tarzı dil sürçmeleri birer spoonerism örneğidir.

Umut Güner Amerika Gazetesi’ni Anlattı

1073 views
1 min read

Amerika Gazetesi (amerikagazetesi.com) Genel Yayın Yönetmeni tarihçi yazar Umut Güner gazetenin kuruluşu ve amacı ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Siyasi kuramlar, iktidar felsefesi ve Amerika Birleşik Devletleri tarihi ile ilgili akademik çalışmalar yürüten ve amerikagazetesi.com web sayfasının kurucusu ve yayın yönetmeni olan Umut Güner, Türk ve ABD tarihi birlikteliğine ve dostluk mirasına dikkat çekerek ikili ilişkilerin geliştirilmesini arzu ettiğini ifade etti. Umut Güner konuşmasında Türk ve ABD ilişkilerinin yaklaşık olarak 150 yıllık bir tarihi geçmişi olduğunu ve bu tarihi birlikteliğin Cumhuriyetin ilanı ile birlikte güçlenerek her alana yansıdığını ifade etti.

Umut Güner, iki devletin ve halklarının siyasi, sosyal ve ekonomik alanda günümüze kadar geliştirmiş oldukları ilişkilerin ve tarihi dostluğun son yıllarda yaşananlara rağmen asla kopmayacak bir bağa sahip olduğunu açıkladı.

En büyük arzusunun Türk ve ABD ilişkilerinde var olan pürüzlerinin giderilmesi ve tekrardan siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri ilişkilerin eskisinden daha güçlü olması olduğunu ifade eden Umut Güner, iki devletin uluslararası alanda birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

Amerika Gazetesi’nin kuruluşu ve yayın hayatına başlaması ile ilgili olarak da bu gazete ile Türk ve ABD ilişkilerini güçlendirmeyi, dostluğun pekiştirilmesini ve internette var bilgi kirliliklerini önlemeyi arzu ettiklerini ifade etti.

amerikagazetesi.com sitesinin öncelikli amacının Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye ile alakalı tarihi, kültürel ve siyasi birçok yanlış bilginin ve paylaşımın önüne geçmeyi ve ABD ile ilgili en doğru bilgileri paylaşarak Türk ve Amerikan dostluğunu geliştirmeyi hedeflediğini açıkladı.

Son olarak ise Amerika Gazetesi ile ilgili olarak kendisi tarafından kurulduğunu, Türk ve ABD ilişkilerini, dostluğunu, iş birliğini ve tarihsel birlikteliğini geliştirmeyi amaçlayan bağımsız bir şahsi girişimi olduğunu ifade etti.

Amerika Gazetesi ABD ve Türk İlişkilerine Yeni Bir Soluk Getirecek

884 views
1 min read

Amerika Gazetesi (amerikagazetesi.com) Genel Yayın Yönetmeni tarihçi yazar Umut Güner gazetenin kuruluşu ve amacı ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Siyasi kuramlar, iktidar felsefesi ve Amerika Birleşik Devletleri tarihi ile ilgili akademik çalışmalar yürüten ve amerikagazetesi.com web sayfasının kurucusu ve yayın yönetmeni olan Umut Güner, Türk ve ABD tarihi birlikteliğine ve dostluk mirasına dikkat çekerek ikili ilişkilerin geliştirilmesini arzu ettiğini ifade etti. Umut Güner konuşmasında Türk ve ABD ilişkilerinin yaklaşık olarak 150 yıllık bir tarihi geçmişi olduğunu ve bu tarihi birlikteliğin Cumhuriyetin ilanı ile birlikte güçlenerek her alana yansıdığını ifade etti.

Umut Güner, iki devletin ve halklarının siyasi, sosyal ve ekonomik alanda günümüze kadar geliştirmiş oldukları ilişkilerin ve tarihi dostluğun son yıllarda yaşananlara rağmen asla kopmayacak bir bağa sahip olduğunu açıkladı.

En büyük arzusunun Türk ve ABD ilişkilerinde var olan pürüzlerinin giderilmesi ve tekrardan siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri ilişkilerin eskisinden daha güçlü olması olduğunu ifade eden Umut Güner, iki devletin uluslararası alanda birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

Amerika Gazetesi’nin kuruluşu ve yayın hayatına başlaması ile ilgili olarak da bu gazete ile Türk ve ABD ilişkilerini güçlendirmeyi, dostluğun pekiştirilmesini ve internette var bilgi kirliliklerini önlemeyi arzu ettiklerini ifade etti.

amerikagazetesi.com sitesinin öncelikli amacının Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye ile alakalı tarihi, kültürel ve siyasi birçok yanlış bilginin ve paylaşımın önüne geçmeyi ve ABD ile ilgili en doğru bilgileri paylaşarak Türk ve Amerikan dostluğunu geliştirmeyi hedeflediğini açıkladı.

Son olarak ise Amerika Gazetesi ile ilgili olarak kendisi tarafından kurulduğunu, Türk ve ABD ilişkilerini, dostluğunu, iş birliğini ve tarihsel birlikteliğini geliştirmeyi amaçlayan bağımsız bir şahsi girişimi olduğunu ifade etti.

Amerika Gazetesi Yayın Yönetmeni Umut Güner Önemli Açıklamalarda Bulundu

/
1025 views
1 min read
Amerika Gazetesi Yayın Yönetmeni Umut Güner Önemli Açıklamalarda Bulundu

Amerika Gazetesi (amerikagazetesi.com) Genel Yayın Yönetmeni tarihçi yazar Umut Güner gazetenin kuruluşu ve amacı ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Siyasi kuramlar, iktidar felsefesi ve Amerika Birleşik Devletleri tarihi ile ilgili akademik çalışmalar yürüten ve amerikagazetesi.com web sayfasının kurucusu ve yayın yönetmeni olan Umut Güner, Türk ve ABD tarihi birlikteliğine ve dostluk mirasına dikkat çekerek ikili ilişkilerin geliştirilmesini arzu ettiğini ifade etti. Umut Güner konuşmasında Türk ve ABD ilişkilerinin yaklaşık olarak 150 yıllık bir tarihi geçmişi olduğunu ve bu tarihi birlikteliğin Cumhuriyetin ilanı ile birlikte güçlenerek her alana yansıdığını ifade etti.

Umut Güner, iki devletin ve halklarının siyasi, sosyal ve ekonomik alanda günümüze kadar geliştirmiş oldukları ilişkilerin ve tarihi dostluğun son yıllarda yaşananlara rağmen asla kopmayacak bir bağa sahip olduğunu açıkladı.

En büyük arzusunun Türk ve ABD ilişkilerinde var olan pürüzlerinin giderilmesi ve tekrardan siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri ilişkilerin eskisinden daha güçlü olması olduğunu ifade eden Umut Güner, iki devletin uluslararası alanda birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

Amerika Gazetesi’nin kuruluşu ve yayın hayatına başlaması ile ilgili olarak da bu gazete ile Türk ve ABD ilişkilerini güçlendirmeyi, dostluğun pekiştirilmesini ve internette var olan bilgi kirliliklerini önlemeyi arzu ettiklerini ifade etti.

amerikagazetesi.com sitesinin öncelikli amacının Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye ile alakalı tarihi, kültürel ve siyasi birçok yanlış bilginin ve paylaşımın önüne geçmeyi ve ABD ile ilgili en doğru bilgileri paylaşarak Türk ve Amerikan dostluğunu geliştirmeyi hedeflediğini açıkladı.

Son olarak ise Amerika Gazetesi ile ilgili olarak kendisi tarafından kurulduğunu, Türk ve ABD ilişkilerini, dostluğunu, iş birliğini ve tarihsel birlikteliğini geliştirmeyi amaçlayan bağımsız bir şahsi girişimi olduğunu ifade etti.

Büyükelçi Jeff Flake TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski İle Bir Araya Geldi!

987 views
1 min read
Büyükelçi Jeff Flake TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski İle Bir Araya Geldi!

Amerika Birleşik Devletleri yeni Ankara Büyük Elçisi sayın Jeff Flake İstanbul’da ziyaretlerine devam ediyor. Bugün ise büyükelçi Jeff Flake ve eşi Cheryl Flake ABD-Türkiye ticari ilişkilerinde önemli bir yeri olan TÜSİAD yöneticileri ile bir araya geldi.

TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski ile bir araya gelen Büyükelçi Jeff Flake, ABD-Türkiye ticari ilişkilerini geliştirmek için birlikte çalışma konusundaki kararlılığını ifade etti.

Fotoğraflarla ABD ve Türkiye İlişkileri!

//
2137 views
3 mins read
Fotoğraflarla ABD ve Türkiye İlişkileri!

Türkiye ve ABD arasındaki dostluk, köklü bir geçmişe dayanıyor. Geride kalan yıllar zarfında, fotoğrafçılar bu ilişkinin gelişimini kayda geçirdiler. Bu çalışmada, Atatürk’ün Büyükelçi Grew ile görüntüsünden Başkan Trump’a kadar geçen sürede iki ülke arasındaki ilişkilerin seyri ele alınıyor.

Atatürk ve Amerikan Büyükelçisi

Mustafa Kemal Atatürk ve Amerikan Büyükelçisi Joseph Grew (Nisan 1927). Fotoğraf, Anıtkabir Müzesi

Kahire Konferansı

Kahire Konferansı, savaş sonrası Avrupa’da düzeni sağlamak için gerekli zeminin oluşturulmasına yardımcı oldu. 

Bakanların Görüşmesi

Dışişleri Bakanı Dean Acheson, Washington, DC’de Dışişleri Bakanı Necmeddin Sadak’la görüşüyor (12 Nisan 1949).

ABD Başkanı Ankara’da Halkı Selamlıyor

ABD Başkanı Eisenhower Ankara’ya varışında kalabalığı selamlarken. Ankara,1959.

Harry S. Truman ve Osman Bölükbaşı

Harry S. Truman Washington’da Millet Partisi Genel Başkanı Osman Bölükbaşı ile görüşüyor (12 Nisan 1949).

Celal Bayar ABD Kongresinde

Cumhurbaşkanı Celal Bayar ABD Kongresinde konuşma yaparken. Washington D.C. 1954

Dwight D. Eisenhower, Ankara Esenboğa Havalimanında

Başkan Dwight D. Eisenhower, Ankara Esenboğa Havalimanında kendisini karşılayan basın mensuplarını selamlıyor (Aralık 1959).

Başkan Yardımcısı Lyndon Johnson, Türkiye ziyareti sırasında

Başkan Yardımcısı Lyndon Johnson, Türkiye ziyareti sırasında Başbakan İsmet İnönü ile (26 Ağustos 1962)

John F. Kennedy Maliye Bakanı Ekrem Alıcan ile görüşüyor

Başkan John F. Kennedy, Beyaz Saray’da Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Ekrem Alıcan ile görüşüyor (30 Eylül 1963).

Başkan Gerald Ford ile Başbakan Süleyman Demirel

Brüksel, Belçika’da düzenlenen NATO liderleri toplantısı sırasında Başkan Gerald Ford ile Başbakan Süleyman Demirel (29 Mayıs 1975).

Bülent Ecevit ve Gerald Ford

Oval Ofis’te Başkan Gerald Ford, Cumhuriyetçi Halk Partisi Başkanı Bülent Ecevit ile (29 Temmuz 1976).

Başkan Jimmy Carter ile Başbakan Bülent Ecevit

Beyaz Saray’da Başkan Jimmy Carter ile Başbakan Bülent Ecevit (31 Mayıs 1978).

Ronald Reagan ve Turgut Özal

Oval Ofis’te Başkan Ronald Reagan, Başbakan Turgut Özal’ı karşılarken (2 Nisan 1985).

George H. W. Bush ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal

Başkan George H. W. Bush ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Boğaziçi’nde gemi gezisinde (21 Haziran 1991).

Başkan Eşi Barbara Bush ve Cumhurbaşkanı Eşi Semra Özal

Başkan Eşi Barbara Bush ve Cumhurbaşkanı Eşi Semra Özal, Ankara’da devlet ziyareti sırasında çocuklar tarafından hazırlanan hoş geldiniz törenini izlerken (20 Temmuz 1991).

Başkan George H. W. Bush ve Eşi Barbara Bush

Başkan George H. W. Bush ve Eşi Barbara Bush, İstanbul Topkapı Sarayında Sema Gösterisini izlerken, 21 Temmuz 1991.

Başkan George H. W. Bush ve Başbakan Süleyman Demirel

Başkan George H. W. Bush ve Başbakan Süleyman Demirel Beyaz Saray önünde (Şubat 1992).

Başkan Clinton ve Başbakan Tansu Çiller

Beyaz Saray’da Başkan Clinton ve Başbakan Tansu Çiller (1995).

Başkan Bill Clinton Deprem Çadırında

Başkan Bill Clinton, İzmit’te 1999 depreminden zarar gören çocukları ziyaret ederken (16 Kasım 1999).

First Lady Laura Bush and First Lady Semra Sezer

First Lady Laura Bush and First Lady Semra Sezer

Dışişleri Bakanı Clinton’ın Türkiye Başbakanı ile görüşmesi

Dışişleri Bakanı Clinton’ın Türkiye Başbakanı ile görüşmesi ABD Dışişleri Bakanı Hillary Rodham Clinton’ın 7 Mart 2009’da Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara’daki görüşmesinden. Soldan sağa: Avrupa İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Fried, ABD’nin Türkiye Büyükelçisi James Jeffrey, Bakan Clinton, Başbakan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ali Babacan. Ankara, 2009.

Başkanlar ve Eşler

Başkan Obama ve First Lady Obama bir resepsiyonda Başbakan Erdoğan ve eşi Bayan Erdoğan ile poz verirken. 

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ve Mevlüt Çavuşoğlu

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Ortadoğu ziyareti esnasında Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte. Ankara, 2018.

Donald Trump ve Erdoğan

Başkan Trump Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Arjantin’deki G20 zirvesinde. Arjantın, 2018.

Büyükelçi Jeff Flake Sabancı Holding’i ve Güler Sabancı’yı Ziyaret Etti!

1479 views
1 min read
Büyükelçi Jeff Flake Sabancı Holding’i ve Güler Sabancı'yı Ziyaret Etti!

Amerika Birleşik Devletleri yeni Ankara Büyük Elçisi sayın Jeff Flake İstanbul’da ziyaretlerine devam ediyor. Bugün ise büyükelçi Jeff Flake ve eşi Cheryl Flake Türk ve Amerikan ilişkilerinde önemli bir rolü bulunan Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Sabancı Holding’i ve Güler Sabancı’yı ziyaret etti.

Büyükelçi Jeff Flake ve eşi Cheryl Flake, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı ve CEO Cenk Alper ile tanışmaktan ve bilim, teknoloji, kültür-sanat ve ticari ilişkilerini geliştirme alanlarında işbirliğini sürdürmeye ilişkin heyecanını paylaşmaktan mutluluk duydu.

Poğaça nasıl yapılır? Kolay ve pratik poğaça tarifi!

1512 views
1 min read

Poça, puuça, poğça, poaça, poğaça… Hangisi doğrusu bunun? TDK’ya göre doğrusu poğaça. Ama konuşma dilinde işler değişiyor. Aman canım hangisi kolayımıza gelirse öyle değil mi 🙂 Kolay ve pratik olmak önemli olan.

Her tarif aşçısının elinde şekillenir bana göre. İlkler her zaman kötüdür. İsterseniz en mükemmel ve kusursuz tarife bağlı kalarak yapın, elinizin önce alışması lazım. Eliniz alıştıkça kendinize has lezzetinizi de yakalamış olacaksınız. Bu bir gerçek. Mutfak biraz sabır işidir.

Gelelim tarifimize… Bu tarifimiz yumuşacık ve lezzetli poğaça yapmak isteyenler için geliyor. İşte malzemeler:

Malzemeler

1 yumurta beyazı (sarısı üzerine sürülecek)

1 su bardağı ılık su

1 su bardağı ılık süt

1 su bardağına yakın sıvıyağ

2 tatlı kaşığı tuz

1,5 yemek kaşığı maya

1,5 yemek kaşığı şeker

Aldığı kadar un

İç harcı için istediğiniz malzeme: peynir, kaşar peyniri, sucuk, sosis, zeytin

Hazırlanışı

Ilık su, ılık süt, maya ve şekeri karıştırıp aktif hale gelmesini bekleyin. Sonra sırayla un, tuz, yumurta beyazı ve sıvıyağ ekleyin. Unu azar azar ekleyerek yumuşak ama ele yapışmayan bir hamur elde edin. Hamuru iyice yoğurun, güzelce yoğurun, pürüzsüz olana dek yoğurun. Bekleyin, biraz mayalansın. Mayalanan hamuru bezeler haline getirin. İç harcını ekleyin istediğiniz şekli verin. 180-200 derece fırında 25 dk kadar pişirin.

Afiyet olsun!

Menfur saldırıda hayatını kaybeden Mustafa Akarsu ölüm yıl dönümünde anıldı!

/
987 views
1 min read
Menfur saldırıda hayatını kaybeden Mustafa Akarsu ölüm yıldönümünde anıldı!

1 Şubat 2022 Salı günü, dostumuz, çalışma arkadaşımız güvenlik görevlisi Mustafa Akarsu’nun trajik ölümünün dokuzuncu yıl dönümü.

Mustafa, Büyükelçiliği, bizleri, dostlarını ve çalışma arkadaşlarını koruma görevini yerine getirirken Ankara Büyükelçiliği’ne intihar bombacısı tarafından düzenlenen saldırı sırasında hayatını kaybetmiştir.

Hayatını kaybeden çalışma arkadaşımız Mustafa Akarsu’yu sevgi ve saygı ile anıyoruz, gösterdiği kahramanlık ve cesaret ile her zaman kalplerimizde olacak.

Büyükelçi Jeff Flake Koç Holding’i ve Rahmi Koç’u Ziyaret Etti!

1224 views
1 min read
Büyükelçi Jeff Flake Koç Holding'i ve Rahmi Koç'u Ziyaret Etti!

Amerika Birleşik Devletleri yeni Ankara Büyük Elçisi sayın Jeff Flake İstanbul’da ziyaretlerine devam ediyor. Bugün ise büyükelçi Jeff Flake ve eşi Cheryl Flake Türk ve Amerikan ilişkilerinde önemli bir rolü bulunan Türkiye’nin en büyük kuruluşlarından biri olan Koç Holding’i ve Rahmi Koç’u ziyaret etti.

Rahmi M. Koç ile bir araya gelmekten memnuniyet duya büyükelçi Jeff Flake ve eşi Cheryl Flake, geçmişten bu yana ABD-Türkiye ilişkisine katkılarından dolayı Sayın Koç’a takdirlerini dile getirdiler.

1 … 51 52 53 54 55 … 224

Hakkımızda

Amerika Gazetesi, Amerika toplumu ve Türk toplumunun ortak hafızası olarak hizmet veren sivil ve gönüllü bir kuruluştur. Amerika Birleşik Devletleri özelinde haber, yayın ve tarihi/kültürel paylaşımlar yapmaktadır. Türk ve Amerikan ilişkilerini, dostluğunu, iş birliğini ve tarihsel birlikteliğini geliştirmeyi amaçlayan bağımsız bir kuruluştur.

Berkeley InstItute

Berkeley Enstitüsü, Uluslararası Politika, İstihbarat ve Ekonomik alanalrında araştırma ve raporlama yapan bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Berkeley Enstitüsü siyaset, istihbarat ve ekonomi alanlarında araştırmalar yapmakta ve bu konularda bilimsel çalışmalar üretmektedir.

Amerika Gazetesi

Copyright 2023. All rights reserved.
Haber Oku
Astroloji
Dünyadan Haberler