Tom Barrack’ın Büyükelçiliği: Türkiye-ABD İlişkilerinde Yeni Dönemin İşaretleri

2 mins read

Joe Biden döneminde ABD‘nin Türkiye Büyükelçiliği görevine atanan Jeff Flake’in görev süresinin sona ermesinin ardından, yeni Başkan Donald Trump döneminde bu göreve kimin atanacağı kamuoyunda büyük merak konusu oldu. Trump’ın ikinci başkanlık döneminde Türkiye ile ilişkilerde önceki dönemine kıyasla farklı bir çizgi benimsemek istemesi ve Türkiye’nin de ikili ilişkilerde yeni bir sayfa açma arzusu, atanacak büyükelçiyi oldukça kritik bir konuma taşıdı.

Bu bağlamda büyükelçilik görevi için konuşulan birkaç isim arasında öne çıkan ve dikkat çeken kişi Tom Barrack oldu. Türk medyasında da ismi gündeme gelen Barrack’ın, Türkiye konusundaki bilgi birikimi, ılımlı yaklaşımı ve Türkiye’ye atfettiği değer, bu tercihi anlamlı kıldı. Barrack’ın ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak atanması, iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden yapılandığı bir dönemde rasyonel ve stratejik bir tercih olarak değerlendirildi.

ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak görevine başlayan Tom Barrack, Senato Dış İlişkiler Komitesi’ndeki onay oturumunda Türkiye’nin stratejik önemine dair olumlu değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’yi “Avrupa, Asya ve Orta Doğu’nun en stratejik kavşağında yer alan, değerli bir NATO ortağı” olarak tanımlayan Barrack, NATO’ya sağladığı katkıların sınırsız olduğunu ifade etti.

DEAŞ ile mücadelede Türkiye’nin önemli bir ortak olduğunu vurgulayan Barrack, ayrıca Ukrayna’ya sağladığı insansız hava araçlarıyla Karadeniz Tahıl Girişimi’ne katkıda bulunduğunu belirtti. Türkiye’nin, Montrö Sözleşmesi kapsamında boğazlardan geçişi düzenlemesinin stratejik önemine dikkat çeken Barrack, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara ulaşabileceğini de öngördü.

Suriye meselesine ilişkin değerlendirmelerinde, YPG’nin PKK’nın bir uzantısı olduğunu kabul etti; ancak bu yapının DEAŞ’la mücadelede ABD’ye yardımcı olduğunu da dile getirdi. İran’a yönelik baskı politikası kapsamında ise Türkiye’yi önemli bir ortak olarak gördüğünü ifade etti.

Tom Barrack, Türkiye’nin Avrupa için Rusya’ya karşı bir kalkan ve Çin’e karşı stratejik bir arayüz işlevi görebileceğini söyledi. Türkiye’nin sahip olduğu önemli mineral rezervlerine dikkat çeken Barrack, ülkenin Afrika’nın gelişmekte olan pazarlarında Çin’e alternatif oluşturabileceğini belirtti.

İnsan hakları ve demokrasi konularında ise doğrudan siyasi yorum yapmaktan kaçınan Barrack, örneğin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması gibi olaylar hakkında yorum yapmamayı tercih ettiğini, ancak ABD Kongresi’nin bu konudaki taleplerini dikkate alacağını ifade etti.

Sonuç olarak, Tom Barrack Türkiye’yi stratejik bir ortak olarak görmekte ve ikili ilişkilerin yapıcı diyalog ve işbirliği temelinde geliştirilmesini savunmaktadır.

5/5 - (3 votes)

Umut Güner

Tarihçi ve siyaset bilimci. Lisans eğitiminin ardından Kocaeli Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamladı. Uzun yıllar muhtelif vakıf, dernek ve organizasyonlarda toplumsal, kültürel ve entelektüel faaliyetler içerisinde bulundu. Türkiye ve ABD medyasında siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler konularında yazılar yazdı. Kitap çalışmaları ve uluslararası hakemli dergilerde yayınlamış akademik makaleleri bulunmaktadır. Berkeley Institute of Politics’de direktör olarak çalışmaktadır. Ortaçağ Tarihi, Sosyal ve Siyasî Organizasyonlar, Devlet, Siyaset ve İktidar Felsefesi ile Politik Kuramlar alanlarında akademik ihtisas çalışmaları yürütmektedir.

Haber Oku
Astroloji